Zikre Dair Hadis-i Şeriflerden Bazıları: 54 ~ 71
54— Diğer hadis-i şerif: "Müminlerin 3 kalesi vardır: Birisi Zikrullah, ikincisi Kur'ân okumak, üçüncüsü mescit, yani namaz kıldığı yer. İster evinde olsun ister hariçte olsun."
Hasan-ı Basri (r.a.) Hezretleri de demiş ki: "Kalplerinizi zikrullah ile daima tazeleyip parlatın, çünkü çabuk kirlenir."
55 — Hadis-i şerif: "«La ilâhe illallah» sözünü ve istiğfarı çoğaltınız. Çünkü şeytan diyor ki: Ben insanları günahlarla helâk ettim. Onlar da beni «Lâ ilahe illallah» ve istiğfarla helak ettiler, bunu görünce; o insanları hevây-ı nefis ile yani dünya arzu ve hayalleri ile helak ettim, bunun farkına varamadılar. Hidayete devam ettiklerini zannederek, istiğfar etmediler."
56 — Hadis-i şerif, Resûlullah (s.a.v.) Efendimiz: "İmanınızı yenileyiniz." buyurunca, Ashab-ı Kiram: "Ya Resûlullah imanımızı nasıl yenileyelim?" diye sordular. Buna cevaben buyurdu ki: "«Lâ ilahe illallah» sözünü çok yapınız." ve yine "«Lâ ilahe» deyince, kalpte masiva boşalır, «İllallah» deyince kalp cilalanır." diye yazılıdır.1
57 — Hadis-i şerif: "Bir Müslüman kul, «Lâ ilahe illallah» deyince; bu tevhit kelimesi gökleri yarar, Allah'ın huzuruna varıp durur, Allahu Teâlâ: 'sakin ol, sakin ol' der, kelime-i tevhit cevap verip der ki: 'Nasıl sakin olayım, beni söyleyen kişi mağfiret olunmadıkça sakin olamam. Heyecan ve ıstırabım dinmez.' deyince Cenâb-ı Hakk da: 'Daha o kulumun lisanından seni akıtıp söylettiğim zaman, onu mağfiret etmiştim.' buyurur ve kelime-i tevhit rahatlaşır."
Kelime-i tevhidin bu fevkalâde üstünlüğü ve fazileti dolayısı ile cehri tarikatlarda nefs-i emmâreyi (vahşi hayvan sıfatlıdır) katletmek için ilk ders olarak; salike bu telkin edilir. Hafi tarik olan Nakşibendiye'de lafza-i celâl ile yedi (7) latifeler geçildikten sonra; nefyi ispat olarak bu kelime-i tevhit telkin edilir. Böylece tevhidi okuyan kişileri yasaklayanların ve camilerde zikirlerine engel olanların, büyük günah işledikleri anlaşılmaktadır.
Ruhu'l Beyan Tefsirinde, konumuz dışında istiğfardan da bahsediliyor. Konu dışı olsa dahi, ümmet-i Muhammed'e faydası dokunacağından onu da yazmadan geçemiyorum. Esasen ehlullah hazeratı saliklerine günde 25 - 100 kadar istiğfar çekmelerini de emrederler.
Hadis-i şerif : "Her kim erkek ve kadın mü'minler için, istiğfar ederse; her mü'min sayısınca, Allahu Teâlâ ona sevap yazar."
Diğer hadis-i şerif: "Her kim sadaka verecek bir şey bulamazsa mü'minler için istiğfar etsin. Bu istiğfarı sadaka sayılır." Sabah ve ikindi namazlarından sonra okunan, meşhur musebeâ-ti aşerenin dokuzuncusu da, şahsı, ana ve babası ve bütün müminler için istiğfar olduğu bilinen bir şeydir.
Hadis-i şerif: "Ümmetim rahmete nail olmuş bir ümmettir. Çünkü kabirlerine günahları ile giderler ve yarın kıyamette günahsız olarak çıkacaklardır. Çünkü bütün ümmetim devamlı olarak; ölmüş ümmet-i Muhammed için istiğfar ederler. Onlara dua eder ve Kur'ân okurlar. Bunların istiğfarları ile kıyamete kadar kabirdeki günahlı ümmetlerimin, günahları kalmaz."2
Kelime-i tevhidin büyüklüğünü takdir eden Türk velileri de; buna dair kıymetli manzumeler yazmışlardır. Bunlardan birisini teberrüken yazıyoruz:
KASİDE-İ TEVHİD-İ ŞERİF
Cihan içre şah eder
Kalpler üzre mah eder
Vasıl-ı illâllah eder... Lâ ilâhe illâllah
Kalbinden siler pası
Hakk yola sürer nâs'ı
Kerim eder kalbi kası... Lâ ilâhe illâllah.
Nefyile ispat olur
Kaziyi hacet olur
Baisi necat olur... Lâ ilâhe illâllah.
Zikreyle her nefeste
Çağır Allah'ı seste
Can bülbülü kafeste... Lâ ilâhe illâllah.
Ehlullah'ın yolları tevhid olur dilleri
Hep giderir kalleri... Lâ ilâhe illâllah.
Gel zikrile belkuşan
Fani dünyadır, inan
Çün gider bundan gelen... Lâ ilâhe illâllah.
Leyl ü neharda anı
Akıt gözünden kanı
Hakk'a eyle îkanı... Lâ ilâhe illâllah.
Zikre sen adet verme
Sakınıp az da kılma
Garik ol, kendin bilme... Lâ ilâhe illâllah.
Bildirir ol irfanı
Budur cümlenin canı
Bilgil asl-ı imanı... Lâ ilâhe illâllah.
Maksuduna erdirir
Mabudunu bildirir
Gönlün Hak'ka döndürür... Lâ ilâhe illâllah.
Hal edegör sen anı
Tuttuğun yolu tanı
Buldurandır sübhanı... Lâ ilâhe illâllah.
Nicedir zikrin nuru
Lâ Mevcudu sürûru
İllâ Hû dur huzuru... Lâ ilâhe illâllah.
Ârif isen âr eyleme
Zikri inkâr eyleme
Yerini nar eyleme... Lâ ilâhe illâllah.
Derman ararsan derde Zikret Hakk'ı her yerde
Kalmaz arada perde... Lâ ilâhe illâllah.
Kur'ân'la bitür işin
Hem sadıklar dildaşm
Çal yerden yere başın... Lâ ilâhe illâllah.
Zikrile gam def olur
Hicab-ı küfr ref olur
Cism-i cana nefy olur... Lâ ilâhe illâllah.
Hak'kın bize ihsanı
Dildedir dinle anı
Dertlilerin dermanı... Lâ ilâhe illâllah.
Berr-ü Bahirde seyri Edersin sende hayrı
Bir bil, yok ondan gayrı... Lâ ilahe illallah.
Nuri dilinde söyle
Can ravzasın nur eyle
Hak ile huzur eyle... Lâ ilâhe illâllah.
58 —Hadis-i şerif: "Dört şey var ki; bunlar kimde bulunursa, Allahu Teâlâ onun için cennette ev yapar ve Allah'ın azam nurunda olur.
a — Cehennemden ebedî muhafızı ve sığınağı «Lâ ilâhe illâllah» zikri olan.
b — Bir sevaba nail olunca, «Elhamdülillah» diyen,
c — Bir günaha duçar olunca, «Estağfurullah» diyen,
d — Bir musibete maruz kalınca; «İnna lillâh ve inna ileyhi raciun» diyen."3
59 — Hadis-i şerifte, Resûlullah (s.a.v.): "Kıyamet günü Allahu Teâlâ yedi kısım insanları, kendisinin gölgesinden başka gölge bulunmayan o gün, gölgesinde gölgelendirecektir ki; o yedi taifenin birisi de: Allah'ı tenhada zikredip, o esnada Allah korkusundan gözlerinden yaş akıtandır."4
60 — Allahu Teâlâ buyurmuş ki: "Kulum, beni sabah namazından sonra bir saat ve ikindiden sonra bir saat zikret. Bu ikisinin arasındaki zaman için, sana ben kâfi gelirim."5
Bazı âlimler, Allahu Teâlâ buyuruyor ki: "Her hangi bir kulumun kalbine bakarım da, kalbinde en fazla benim zikrime temessük etmiş (tutunmuş) görürsem; onun idaresini ben üzerime alırım ve onunla oturan ve konuşan ve ünsiyet eden ben olurum."
İmam-ı Gazali (r.a.) diyor ki: "Rivayet edilmiş ki her nefis, yani her insan; dünyadan göçerken susuz olarak ruhu çıkar, ancak zakirler müstesnadır. Bunlar susuz çıkmazlar."
61 — "Âdemoğlunun her sözü aleyhinedir, lehine değildir. Ancak meşru emir veya dince haram ve mekruh olanları yasaklamak için söylenen sözlerle, zikrullah müstesnadır. Yani; bu üçü dolayısıyla söylenen sözler, daima Âdemoğlunun lehinedir."6
62 — "Şeytan bir veya iki mü'mine tasalluta kalkar, lâkin üç olunca saldıramaz, yani insan namaz için veya zikir için olsun, daima cemaatten ayrılmamalıdır."7
Bu hadis-i şerifi teyit eyleyen başka bir hadis-i şerifi de, Allâme Menavî Hazretleri beyan etmiştir: "Her kim cemaatten ayrılırsa cehenneme gider." "Sürüden ayrılanı kurt kapar." sözü de meşhur bilinen atasözüdür. Şu halde bu hadis-i şeriflerle, zikir ve diğer ibadetlerimizi, cemaatle yapmak emrolunmuştur.
63 — Peygamberimiz (s.a.v.) Ebu Said-il Hudrî (r.a.)'a buyurmuş ki: "Sana takvayı tavsiye ederim, çünkü takva; bütün hayırları toplamıştır ve yine sana cihadı da tavsiye ederim, zira Müslümanların ruhbaniyyeti cihattır. Yine sana zikrullahı ve Kur'ân okumayı tavsiye eylerim, çünkü bu senin için yeryüzünde nurdur ve gökte de anılmana sebeptir. Dilini de tut, ancak, hayırlı işlerde tutma konuş, bunlarla şeytana galip olursun."8
Hazret-i Âişe (r.a.) validemizin rivayet ettiği şu hadis-i şerifte: "Kâbe'yi tavaf ve Safa ile Merve arasında say (Konuşmak, yürümek) ve Mina'da şeytan taşlamalar, zikrullah yapmak için meşru kılındı." buyrulmakla da hacc menasikinin esasının ve gayesinin zikrullah olduğu beyan edilmiştir.9
64 — Hadis-i şerifte: "Sizlere Cenâb-ı Hakk'ı tespih, tahlil ve takdis etmenizi ve bunları saymak için de tesbih kullanmanızı veyahut parmakla saymanızı tavsiye ederim. Çünkü tesbihlerden, kıyamet günü sahibinin ne amel yaptığı sorulacak. Sakın zikri terk ederek, gaflete düşmeyiniz ki, rahmetten unutulmayınız."10
65 —Hadis-i şerif: "Buht'ün-Nasr, Danyel (a.s.)'ı bir odaya, iki aslanla birlikte hapsetti. Danyel (a.s.), 'Kendini zikreden kişiyi unutmayan Allah'ıma hamdolsun.' zikrine devam etti. Aslanlar Danyel (a.s.)'a saldırmadılar."
66 — İmam-ı Tirmizi'nin, Ebu Hüreyre (r.a.)'dan rivayet ettiği hadis-i şerif: "Peygamberimizin okuduğu duada, 'Allah'ım şükrünü büyükleyen, zikrini çok yapan ve nasihatine uyan ve vasiyetini tutan kullarından eyle.' buyurmakla; zikrullahın çok yapılmasının manevî bir gaye ve maksut bir ideal olduğunu beyan eylemiştir."11
67 — "Allah'ım senin zikrin için kalp kulaklarımı aç, sana ve Resûlüne taatle beni rızıklandır ve kitabınla da amel nasip eyle." duasını Peygamber'imiz (s.a.v.) İmam-ı Ali (r.a.)'a öğretmiştir.12
68 — Peygamberimizin (s.a.v.) Ahzap (Hendek) Muharebesi'nde okuduğu ve harbi kazandığı ve yine İmam-ı Şafii’nin okuyup da; kendini cezalandırmak isteyen Raşid'in öfkesini değiştirip, hürmet ve saygıya çevirten uzun duanın konumuza ait olan kısmı şudur: "Ya Rabbi senin zikrini unutmaktan sana sığınırım, senin zikrin, şiarım ve vird-i zebanımdır."13 (Yani dilimin daima okuduğu virdidir.)
69 — Resûl-i Ekrem (s.a.v.) Muaz (r.a.)'ın elini tuttu: "Ben seni severim, sana bir tavsiyede bulunacağım, her namazın arkasında sakın terk etmeksizin bunu daima oku." buyurdu. Dua şudur: (H. Şerif)
اَللّهُمَّ اَعِنّى عَلى ذِکرِكَ وَشُکرِكَ وَحُسْنِ عِباَدَتِكَ
"Ey Allah'ım, seni zikretmek ve sana şükreylemek ve güzel ibadet etmek için bana yardım et."14
70 — Tirmizî'de, İbn-i Abbas (r.a.)'dan rivayet, edilen duanın, konumuza temas eden kısmında Peygamber'imiz (s.a.v.) buyurmuş ki: "Yâ Rabbi, beni sana şükreden, seni zikreyleyen ve sana rağbet eden ve itaat eyleyenlerden kıl."15
71 — Şeddad ibn-i Evs (r.a.) diyor ki: "Bir gün Resûlullah (s.a.v.)'in yanında idik, bize: 'Ellerinizi kaldırınız ve «Lâ ilahe illallah» deyiniz.' dedi. Biz de emrini yaptık, sonra buyurdu ki: 'Allah'ım, muhakkak sen beni bu kelime ile ba's ettin (yani gönderdin) ve bunu söyleyene cennet vaat ettiğini de emreyledin, muhakkak ki sen sözünden hulf etmez, vadini yerine getirirsin.' dedikten sonra; bize döndü, 'Sizlere müjdeler olsun, Allahu Teâlâ sizleri mağfiret etti.' buyurdu."16
"Her şeyin anahtarı vardır, göklerin anahtarı da «Lâ ilahe illallah» sözüdür." buyrulmuştur.17